6 Mart 2008 Perşembe

çeşitli sorular - cevaplar

sık sık karşıma çıkan bir toplumsal yaklaşımlardan bazıları,

mesela kadın orgazmıyla ilgili;
"arada aşk varsa ve iki taraf da birbirini birer arzu nesnesi olarak görüyorsa kendiliğinden ulaşılacağını düşünüyorum. ulaşılmaması için herhangi bir sebep göremiyorum." deniyor..

açıkçası ben görüyorum. kadınların çok büyük bir çoğunluğu vajinal bir orgazmı hiç bilmeden yaşayıp ölüyorlarsa açıkça ulaşılamıyor demektir. aşık olmayan bir toplum değiliz. sevdiğini mutlu etmek için gayretsiz bir toplum olduğumuzu da sanmıyorum. ama tablo ortada değil mi? "aşk yeter, gerisi kendiliğinden gelir" diyorsunuz.

gerisinin kendiliğinden gelmediğini tecrube etmiş milyonlarca kadından da anlayabileceğimiz gibi; hayır gelmiyor. sırf aşkla bazı kapılar kırılmıyor...

ha neden böyle?
evvel yazılarımdan birinde belirtmiştim,
"...ancak kadının bir erkekle beraberken orgazm olabilmesi için 3 faktöre ihtiyaç var.

ikna olmuş bir zihin + ikna olmuş bir kalp + ikna olmuş bir beden = orgazm

kalbi ikna etmek için flört dönemi vardır. erkek kadının kalbini ısıtır, aşk harlanır. bedeni ikna etmek için önsevişme vardır. erkek kadını dakikalarca, hatta bazen saatlerce uyarır ve sekse hazır hale getirir. ama çok önemli bir eksik kalır; zihin! BİR KADININ ZİHNİNİ BİR ERKEĞİN TEMİZLEMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR. kadının zihinsel takıntıları varoldukça orgazm olamaması çok doğaldır.

nedir o zihinsel takıntılar? çocukluğumuzdan beri bize "ört kızım", "bacağını kapa kızım", "elini tutturma kızım", "aman kendini kullandırma kızım" diyen toplumdur, ailedir... bu ataerkil sistemdir. ne kadar "modern" bir ailede yetişmiş olursak olalım, bu toplum şartlandırmalarını atamayız zihnimizden.

belki soyunur yatağa gireriz, bacaklarımızı açar ve seks yaparız. ama (çok derinden) bir erkeğe asla TAM OLARAK TESLİM OLMAMAK belletilmiştir bize. belki seks yaparız, ama asla kendimizi gerçekten, bütünüyle "teslim" edemeyiz bir erkeğe..

ve teslimiyet yoksa, orgazm yoktur."


orgazm kadında "ÖĞRENİLEN" bir reflekstir. kadının öğrenememesi (erkeğin öğretememesi?) döne dura söylenen o "doğallık" süreci üstüne vurulan toplumsal ketler sonucunda ortaya çıkmıştır zaten. doğal olmayan ve aşılması gereken şey anorgazmidir (anorgazmi=orgazm olamama durumunun tıbbi adı)

"seksoloji der ki; birinci siraya orgazmi koyma ve kendin koyuyorsan da baskalari icin zorlantili sekilde yapma, once zevk almaya ve cinselligini doyum verecek bicimde yasamaya bak"

bunu anlıyorum. bilim böyle yaklaşıyor konuya, bunu da anlıyorum. ama ben derim ki;

orgazm refleksini kazanmış bir kadının zaten böyle bir sorunu olmaz. orgazm refleksini kazanmamış ve eşiyle ilişkisinde bunun baskısını hisseden-hissettiren kadın için de, hiç böyle sıkıntılara şeylere gerek yok bence. alır güzel bir vibratör, 1-2 denemede çözer atar zaten, orgazm neymiş ne değilmiş.

eşiyle sevişirken de artık bedenini tanımış olduğu için hiçbir sıkıntı çıkmaz. çişini tutmasına yarayan kasını rahat bırakması gerektiğini, çiş hissinin biraz zaman sonunda yokolacağını, kasılmaların başlayacağını, mütakiben zevkin yükseleceğini ve en sonunda yay gibi gerilip tamamen kontrolü yitirerek orgazm olacağını biliyordur artık bedeni de zihni de... öğrenilen bir refleks olduğunu ve bi kez öğrenildiğinde (tıpkı bisiklete binmek gibi) artık unutulmayacağını...

"... fizyolojik bir bozukluk veya bunu engelleyebilecek bilissel surec yasanmiyorsa, sevişmenin devaminda orgazm gelecektir zaten... değil mi?"

bir erkekle kadının seks eyleminden bahsederken "orgazm ...devamında gelecektir" gibi bi cümle kurulamaz bana göre.
un vardır, şeker vardır, yağ vardır ama kadın cinselliği söz konusuysa; tüm malzemenin hazır olması asla bir helvayı garantilemez.

eğri oturup doğru konuşalım; garantilemiyor işte... dağ gibi adama aşıksınızdır, seksüel olarak çok sağlıklıdır, siz de sağlıklısınızdır, arzu vardır, aşk vardır ama gerçekten 8-10 saniyeliğine şaftınızı kaydıracak gerçek bir orgazm yoktur...

yukarıda bahsettim, doğar doğmaz başlayan zihinsel koşullanmalar, ört kızım'lar, gösterme kızım'lar, elletme kızım'lar;bir erkekten daima kendimizi "sakınmak"la ilgili yapılan tüm telkinler yüzünden yaşanamaz orgazm. bu, sadece ERKEK OLGUSU'na karşı çok derinine "güvensizlik" çakılmış kadınların (yani aşağı yukarı hepimizin, tüm türk kadınlarının) başına gelen bişey.

bu mesnetsiz ve gereksiz güvensizlik hissini oradan söküp atmanın da en pratik yolu da, orgazm refleksini kendi kendine keşfetmektir bana göre..."erkek" ve "vajina" kavramlarını birlikte kapsayan bu güvensizlik hissinin içinden "erkek" olgusunu çıkarıp aldığınızda (yani tek başınıza bir orgazma yeltendiğinizde) açıklıkla şimdiye kadar olanlarla ve olmayanlarla yüzleşir benliğiniz..

tekrarlıyorum; bisiklete binmek gibidir. bedeniniz bi kere o refleksi kazandı mı, iş bitmiştir zaten...

Hiç yorum yok:

.


View My Stats